World News Turkey

İstemekle olmuyordu…

İstemekle olmuyordu…
11
02 Temmuz 2025 - 13:17

İstemekle olmuyordu…

Hayaller…

İstekler…

Amaca ulaşmak…

Ne tatlı sözler değil mi? Kulağa çok hoş geliyor.

Çalıştığım alan ve mesleki olarak (hem çocuklar hem de sosyolog olarak) bireyleri ve toplumu inceliyorum. Genelolarak bir isteksizlik ve erteleme davranışı içerisindeyiz. Bu durum aslında pek de iç açıcı değil.

Genel olarak da yaptığımız hatanın farkındayız. Fakat nedense içimizde hiçbir itici güç yok.

Hiç kimse bir şeylerin çalışmak, emek göstermekle olacağına inanmıyor. Diğer taraftan da çalıştığına o kadar çok inanıyor ki; yaptığı en ufacık bir şey gözüne bir o kadar büyüyor. Zannedersin on bin saat kuralı ile ustalaşmış.

Ruhlarımızı o kadar tembelleştirmişiz ki!

Bunların sebeplerine baktığımda; konfor alanımızın aşırı rahatlığı, alınmak istenmeyen sorumluluklar, boş vermişlik, yapsam olmayacak ile bütünleşmiş sahte mükemmelliyetçilikalgısı gibi daha birçok sebep sayabilirim.

Kaostan ve karamsar düşünmekten kendimizi asla alamıyoruz. Kafamızda sürekli ya olmazsa ya yapamazsam o kadar emek çöp olacak neden yapayım ki, boşuna uğraşmış olurum gibi düşüncelerle kendimize sürekli engel oluyoruz.

Bu şekilde düşünüp bunları da davranışa dönüştüren kişilerle sohbet ettiğimde ya birilerinin başarısını anlatıyor ya da Avrupa ülkelerinin gelişmişliğini…

Önceden olsa anlatırdım bu kişilere neden çalışmalı, neden üretmeli, ürettiğin kadar tüketmenin önemini ancak bu insanların düşünme şekillerini ve bakış açılarını değiştiremeyeceğimi anladığım günden beri; “sende haklısın, bak tembelliğin bu türü de var.” diyorum.

İnsan denen varlık kendi tercihinden yeniden yaratır kendini…Tabi yeniden var olmak isterse…Ama bu sefer; deneyimleri ile daha bilgili atılır hayata… Öğrenmiştir “ne ekerse onu biçeceğini” … artık daha güçlü ve heveslidir işine karşı…

Ana sorunumuz her şeyi bilmek ve her şey hakkında fikir sahibi olmak…

Her zaman dediğim gibi, “Eğer gereğini yapmıyorsan, bilmiyorsundur.”

“Başarmak” fiili hareket gerektirir. Her başarının gereği farklıdır ona göre farklı yöntemler geliştirilir ve uygulamaya geçilir.

Bunların benim kadar siz de farkındasınız.

Şimdi, durun ve düşünün hayalleriniz için neleri eksik yaptınız, neleri yapmadınız, neleri ertelediniz.

Her şey bu kadar aşikarken, istemenin yeterli olmadığı, harekete geçmenin kıymeti bu kadar ortadayken, bizden sonra gelecek nesile yapabileceğimiz en büyük destek; öğrenmenin ve öğretmenin en temel ve kolay yönetimi olan göstererek-uygulamalı olarak vermek olacaktır.

Biz yetişkinlerin doğru örnek olması için de, önce bizlerin; erteleme, önemsememe gibi davranışları bir an önce bırakması gerekmekte…

Ancak Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün de dediğini ilke edinmek bizi “muasır medeniyet” seviyesine taşıyacaktır.

“Küçük hanımlar, küçük beyler! Sizler hepiniz geleceğin bir gülü, yıldızı ve ikbal ışığısınız. Memleketi asıl ışığa boğacak olan sizsiniz. Kendinizin ne kadar önemli, kıymetli olduğunu düşünerek ona göre çalışınız.”

Saygılarımla;

Sosyolog

Süreyya KOCADAĞ

Uzm. Aile Danışmanı

Dikkat ve Özel Eğitim Eğitmeni

HABER HAKKINDA GÖRÜŞ BELİRT
Yorum Yok

YASAL UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.

Sitemizde yayınlanan haberlerin telif hakları gazete ve haber kaynaklarına aittir, haberleri kopyalamayınız.