World News Turkey

Hişt hişt sakin ol!

Hişt hişt sakin ol!
2
01 Kasım 2025 - 12:28

Hişt hişt sakin ol!

“Of, bu ne sinir, bu ne öfke

Aman bir telaş, bir acele

Herkes birbirini boğacak

Bu gidişle sonumuz ne olacak…

Hişt hişt sakin ol, sinirlerine hakim ol!

Herkesin doğrusu en doğru

Herkesin lafı bir hikmet

Sıradan şeyler de konuşalım

İş mi yani birbirimizi yemek?” diye devam eden bir şarkı…

Bu şarkı Sertap Erener tarafından 1992 yılında söylendi…

Eğer fırsatınız varsa bu şarkıyı dinleyin derim. Dinlerken de toplumsal olarak içinde olduğumuz yapıyı değerlendirin lütfen.

Yıl 2024, aradan tam 32 yıl geçmiş.

Çeyrek asırdan daha uzun bir süredir bu şarkı portföyümüzde.Anlayabildik mi peki? Yoksa aramızda espri konusu olarak mı kaldı sadece…

Biraz daha derine inersek 20. yy ’dan, 21. yy ’a geçtik. Yani çağ atladık.

Demek ki 30-35 yıl önce de bu durumdaydık.

Değişen bir şey var var mı?

Sanki daha da geriye gittik gibi geliyor bana.

Herkes depresyonda, herkes bir şeyleri yanlış anlama derdinde, herkesin sorunu en büyük, herkesin yaşanmışlığı en zor… Hayat kime kolay ki…

Önyargı, kibir, ego, sen kim oluyorsun ki gibi öz düşünceleraldı başını gidiyor.

İyilik, güzellik, sağlık, hoşgörü, sağduyu sadece sözde kalan ancak uygulama sırasında asla akla gelmeyen kavramlara dönüştü.

Nezaket, nezaket kuralları, büyüklere saygı, küçüklere sevgi gibi kavramlara uyanlar ise toplum nezdinde dışlanma eğilimlerindeler.

Çalışkanlık, emek göstermek, başarı için feda etmek eylemleri ise rafa kalktı. Hem kolay olsun, hem feda etmeyeyim hem de başarılı olayım beklentileri çoğaldı.  Çalışkan olanlarda toplum içerisinde çok kabul görmüyor. Çok çalışanı da ortaya bir çıkartanı da acımasızca eleştiriyoruz. Yaptıkları için bile dalga geçercesine söylemlerde bulunuyoruz. Çünkü karşımızdaki kişinin çalışkanlığı bize tembelliğimizi hatırlatıyor.

Ayrıca herkes herkesi suçlayıcı ve yargılayıcı bir üslup içerisinde.

Oysaki herkesin yaşadığı hayat ayrıydı hani…

Kimsenin, kimseyi eleştirmeye hakkı yoktu hani…

Ne oldu?

Birbirimize destek olmaktan ziyade sürekli köstek olmakta üstümüze yok…

Trafik karmaşası deseniz; çığırından çıkmış…

Direksiyon başında herkes en doğru araba kullanıyor, herkes trafik kurallarını biliyor ve uyguluyor.

Peki o zaman trafik kazaları neden oluyor?

Neden herkes direksiyonda sinirli, herkes doğru araba kullanıyorsa, hep hata karşı tarafta mı?

Bir de hep karşı taraf haksız olduğu için arabanın bir kenarında kendimizi savunmak için sopalar var. İçimizdeki şiddet yanlısı mı ortaya çıkıyor acaba?

Evet az önce bahsettiğim şarkı 20. Yy ’da kaldı. Çağ bile atlamışken hala aynı şeylerin konuşulması ne tuhaf değil mi?

Tarihler değişse de davranışlar aynı kaldığı sürece ilerleme kaydedebilir miyiz sizce?

Yine çok soru sordum değil mi? Daha da soracak sorum var da…

Biz en iyisi sakin ve sinirlerimize hakim olup işimize gücümüze bakalım…

Saygılarımla,

Süreyya Kocadağ

Sosyolog

Uzm. Aile Danışmanı-Dikkat Eğitmeni

Eğitim Danışmanı

HABER HAKKINDA GÖRÜŞ BELİRT
Yorum Yok

YASAL UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.

Sitemizde yayınlanan haberlerin telif hakları gazete ve haber kaynaklarına aittir, haberleri kopyalamayınız.